Işınlanma tekniğini gerçeğe dönüştürdüğünü iddia ediyor!

Fırsat Ürünleri, Genel, Hayat Tüyoları, Hayatın İçinden, İlginç Bilgiler, İlginç Ürünler, Pratik Bilgiler Mar 31, 2023 Yorum Yok

Solucan delikleriyle ilgili yeni bir teorik çerçeve ve hesaplama şeması oluşturan bir kuantum araştırmacısı, ışınlanmanın farklı bir biçiminin Muhtemel olduğunu ileri sürdü.

Birleşik Krallık’taki Bristol Üniversitesi Kuantum Mühendisliği Teknolojisi Laboratuarları’nda fahri araştırma vazifelisi ve DotQuantum teşebbüsünün kurucu ortağı Dr. Hatim Salih, bu şema sayesinde laboratuvar ortamında bir solucan deliği inşa etmenin Muhtemel olabileceğini savunuyor.

YAPAY OLARAK SOLUCAN DELİĞİ YAPILABİLİR Mİ?

Solucan delikleri, uzay-zamandaki farklı noktaları birbirine bağlayan varsayımsal yapılar. Bilimkurguda bu deliklerden geçenlerin uzayın Fazla Irak noktaları ortasında göz açıp kapayıncaya kadar seyahat ettiği varsayılıyor.

Independent Türkçe’de yer Meydan habere nazaran kimi fizikçiler de içinden geçilebilir bir solucan deliğini Yapay olarak inşa etmenin Muhtemel olduğunu savunacak kadar ileri gidiyor.

Kavram Ünlü fizikçi Albert Einstein’ın Meydan denklemlerinin Özel bir tahliline dayanıyor ve genel görelilik kuramıyla da dengeli. Fakat şimdiye dek bu yapılardan rastgele biri gözlemlenmedi yahut fizikî varlıkları doğrulanamadı.

Öte yandan Dr. Salih’in “karşı aktarım” (counterportation) ismini verdiği yeni çerçeve, uzayda varlığı doğrulanabilir bir köprü kuracak solucan deliğini laboratuvarda inşa etmenin farklı bir usulüne işaret ediyor.

Quantum Science and Technology isimli bilimsel mecmuada yayımlanan makalede, bu şema sayesinde Ufak bir objenin, rastgele bir parçacık geçişi olmaksızın uzayda yine oluşturulabileceği öne sürülüyor.

HANGİ IŞINLANMA?

Bu noktada karşı transfer fikrinin tıpkı ışınlanma üzere kuantum hesaplamaya ve kuantum dolanıklık unsuruna dayandığını belirtmek gerek.

Kuantum fiziğinin Kıymetli bir bileşeni olan dolanıklık, iki ya da daha Çok parçacığın Farklı bir etkileşime girmesiyle oluşuyor. Bu etkileşim sayesinde bir parçacıkta gerçekleşen değişimler, başkasını de etkiliyor. Dolanık parçacıklar, Irak uzaklıklarda olsalar bile birbirini etkilemeye devam ediyor.

Kuantum ışınlamada da aslında bir parçacığın kuantum durumu (parçacığın dalga halinde mi yoksa parçacık halinde mi olduğu bilgisi), Öbür bir pozisyonda evvelce Mevcut olan dolanık parçacığa aktarılmış oluyor.

Bu nedenle ilim insanlarının bugün üzerinde çalıştığı ışınlanma teknolojisi, üzerine kodlanacak kuantum bilgisi için bütün Temel bileşenlerin, yani iki uçta da bir nevi Müşteri ve vericinin Mevcut olmasını gerektiriyor.

Bu Cin bir teknoloji, gelecekte, kuantum bilgisayarların yahut sensörlerin birbirine bağlı olduğu ve kuantum bilgilerini paylaştığı nihayet derece süratli ve inançlı bir internetin önünü açabilir.

Öte yandan kuantum ışınlanma, bilimkurguda ekseriyetle farklı biçimde tasvir ediliyor. Bilimkurgunun Düş ettiği ışınlanmada “alıcı ve verici” sensörlerin varlığı yok sayılıyor.

Dr. Salih’in önerdiği karşı transfer ise bilimkurgudaki ışınlanma fikrine daha yakın. Çünkü ilim insanına nazaran yeni kuantum hesaplama tekniği, ilgili objeyi “herhangi bir parçacık geçişi olmadan” farklı bir noktada yine oluşturabiliyor.

Salih, laboratuvar ortamında doğrulanabilir ve gözlemlenebilir bir solucan deliği inşa etmek ve teorisini sınamak için önde gelen kuantum uzmanlarıyla çalıştığını söylüyor:

Yakın gelecekteki maksat, laboratuvarda fizikî olarak bu türlü bir solucan deliği inşa etmek. Bu solucan deliği, rakip teoriler ve hatta kuantum yerçekimi teorileri için bir test ortamı olabilir.

Öte yandan bu gerçekleşene kadar Salih’in ortaya attığı ışınlanma tekniğinin gerçek olduğunu kanıtlamak Muhtemel görünmüyor.

Yorum Yok

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir