AKP hükümeti seçimin yaklaştığı 2022 yılının başından itibaren arbedeli olduğu ülkelerle bağları düzeltmek için Birden dönüşümlere imza attı. Kimi ülkelere yönelik kullanılan ithamlar unutuldu, parmak sallanan ülkeler ile kol kola girildi. Pekala bu hareketler Hariç siyaset için olağan mı, Hariç siyasetin İç Siyaset için araçsallaştırılması AKP iktidarına ne kazandırdı, Hariç siyaset adımlarının seçime tesiri ne olur, seçim sonrası Türkiye’yi Hariç siyasette neler bekliyor?
14 Mayıs seçimlerine giderken tartışılan bahislerin ortasında AKP’nin Hariç siyaset stratejisinin sonucu nasıl etkileyeceği de var. AKP’nin nihayet 10 yılda izlediği “kavga” stratejisinin hakikat olmadığını belirten Memleketler arası münasebetler uzmanı Prof Dr. İlhan Uzgel bu hususta muhalefeti de eleştiriyor. Uzgel Cumhuriyet’e demecinde, muhalefetin ihmalini şu sözlerle Anlatım etti:
“Erdoğan takımıyla Bir arada kuvvetli bir lider imajı yaratmayı tercih etti. Hariç siyaset ile İç siyasette popülerite ortasındaki münasebet buradan kuruldu. Biricik tek Hariç siyaset atılımlarıyla değil… AKP, Erdoğan’ı dünya çapında başkanla birebir siklette, kimi onlara Baş tutan bir başkan olarak sundu seçmenine ve bu tuttu. Türkiye’de daha Evvel rastgele bir siyasetçi için bu yapılmamıştı. Erdoğan takımı bağlantı imkanlarını kullanarak bu türlü bir imaj yarattı. Muhalefet de “dış siyasetin İç siyasete tesiri yoktur, geçim derdidir temel olan” diyerek bu alanı boş bıraktı. Dış siyasette müspet şeyler Erdoğan’ın lehine işliyor, negatif şeyler aleyhine işlemiyor. Başarısızlıklar oy kaybettirmiyor, yüksek profilli manzara verdiği ataklar lehine işliyor. Dolayısıyla skandal seviyesindeki Geri adımları, Rahip Brunson üzere Geri adımları seçmen görmezden geliyor.”
ERDOĞAN’IN DIŞ SİYASET ADIMLARI NE DOĞURDU?
Uzgel ayrıyeten, Erdoğan’ın Sisi hakkındaki kelamlarını ve Rabia işaretini de hatırlatarak AKP seçmeninin bunları tolere ettiğine vurgu yaptı. Hariç siyasetin hiç olmadığı kadar İç siyasete materyal edildiğini belirten Uzgel, her şeyin Erdoğan devrinde araçsallaştırıldığını Anlatım etti. Uzgel bu çerçevede, AKP’nin Hariç siyaset adımlarını şöyle yorumladı:
“Erdoğan’ın nihayet bir iki yıllık geçmişi direkt seçimleri kaybetmemek üzerine şurası. çok fazla ülke Türkiye’nin İç siyasetinde seçim sürecinin bir kesimi oldu. Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca çoklu aktörün bir iktidar seçimleri kaybetmesin diye Çaba gösterdiği bir süreç yaşanmadı. AKP hükümetine ‘komşularla münasebetleri boz ve sonsuza kadar gergin kalsın’ demiyoruz zati. fakat komşularla bağlantıları Gereksiz yere gerdi. Türkiye’nin Mısır ile alakalarının bu kadar bozuk olmasına gerek yok. Biz Sisi meraklısı değiliz. Mısır diktatörü Sisi’yi beğenmiyoruz. Erdoğan’ın yaptığının daha beterini yapıyor Sisi. Fakat Sisi’yi Hasım edinmenin Mısır halkına yararı yok, Türkiye’ye hiç yok. Türkiye’nin Suriye üzere komşusuyla bağlantılarının bozuk olmasını biz istemedik, biz talep etmedik. Evet ülkeler ortasında iniş çıkışlar olur. lakin Türkiye Suriye’de rejimi değiştirmeye kalktı. Sonuçlarıyla biz hala baş edemiyoruz. Türkiye’de resmi kayıtlara nazaran 4 milyon Suriyeli var. Bu kadar insanı bir otobüse koyup gönderemezsiniz ki. Kendisi iktidar olmasa bile kucağımıza o denli Aka bir Sıkıntı bıraktı ki. Gelen yeni bir hükümet olsa o da bu meseleyle baş etmeye çalışacak. Hariç siyasetin mantığına uymayan tansiyonlar, barışmalar yaşıyoruz.“
SEÇİM SONRASI TÜRKİYE’Yİ DIŞ SİYASETTE NE BEKLİYOR?
Uzgel farklı iki seçim sonucu senaryosunu şu formda kıymetlendirdi:
“AKP iktidarda kalırsa Fazla radikal bir değişiklik olmaz. Mısır ile de bu çizgiyi sürdürmek zorunda. Suriye ile de Mısır ile de artık bunun sürdürülemez olduğunun farkında. AKP hükümeti Mısır ile uzlaşmayı arayacak. lakin Mısır önlerine fatura çıkarıyor. ‘Libya’dan çekilin’ diyor mesela. Büsbütün çekilmeyeceği için Mısır konusu kalır. Suriye problemi de o denli. Esad ‘normalleşelim lakin askerlerini çek’ diyor. Dış siyasette radikal bir değişim olmaz. Tıpkı problemlerle devam ederiz. Şayet AKP kaybederse Hariç siyaset en muğlak kısmı. Zira 6’lı masa kendilerini bağlayıcı tabirlerden kaçındı. Mutabakat metninden yola çıkarak yorum yapamıyorum. lakin bu partilerin dünya görüşünden kimi çıkarımlar yapabiliriz. Birincisi; Türkiye’nin Rusya münasebetleri daha istikrarlı olacak. Türkiye’nin Hariç siyasetine yönelik söyleyebileceğimiz en somut şey Dışişleri Bakanlığının ağırlının arttığı kurumsal bağlantı modelinin yük kazanacağı. İkincisi Avrupa Birliği üyelik sürecini Türkiye daha Çok zorlayacak. Suriye sorunu ise Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en karmaşık, en problemli alanıdır. lakin geçmişin bagajını taşımayan yeni bir hükümetin Esad hükümetiyle yeni bir sayfa açma imkanı daha fazladır.”
Yorum Yok