Türkiye’nin mukadderatının belirleneceği seçime 11 gün kaldı.
Yüksek Seçim Şurası’nın (YSK) seçim takvimi işlemeye devam ederken; bu süreçte önderlerin oy oranlarını gösteren anketler de yakından takip edilmeye devam ediyor.
SON ANKETİ AÇIKLADI
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, evvelki gün Habertürk canlı yayınında gündeme ait açıklamalarda bulundu. Sahanın sesinin anketlerden farklı olduğunu söyleyen Güçlü, GÜZEL Parti’nin oy oranının yüzde 15’in üstüne çıktığının görüldüğünü belirtti.
Zorlu şunları söyledi:
“Eve, pazara girdiğimizde pazarcı oradan bağırıyor ‘Bir oy Kemal’e bir oy Meral’e’ diye. Sinerjinin milletimizde karşılık bulduğunu görüyoruz. Şu anda yüzde 15’in üstüne oy oranının çıktığını söyleyebilirim. Bunun adım adım devam edeceğine inanıyorum. Sahanın sesi anketlerden biraz farklı. Dertler, kaygılar ortak. Milletimizin geleceğine nazar ortak. Bu ortaklaşmanın insanları yönlendirdiğine inanıyorum.”
“PARTİLER BİREYLERDEN ÖTEDİR”
Zorlu, “Partiler şahıslardan ötedir, üstündür. Partinin bütünsellik içinde muvaffakiyete taşınması DÜZGÜN Parti için vazgeçilmezdir. Bugün sayın Kılıçdaroğlu, iki büyükşehir belediye liderimizle mitingler gerçekleştiriyor. Vakit vakit ortak mitingler yapılıyor. nihayet 5 yıldır anketlerde öne çıkan hangi İsim varsa bugün artık hepsi bütün” dedi.
Kürşad Şiddetli, şu sözleri kullandı:
“Sayın Yavaş toplumsal devlet siyasetleri ve tarımla ilgili, sayın İmamoğlu da şehircilikle ilgili Cumhurbaşkanı yardımcısı misyonunda bulunacak. Ülkemizin iki büyükşehir belediye lideri şahsen bu inşa süreciyle görevlendiriliyorlar. Bu Fazla manalı. Bu sonuçta milletimizin yararına olacaktır. Devletimizin yaralarını sarma konusunda bize Fazla Önemli Vakit kazandıracaktır.”
“CUMHURİYET’İN KAZANIMLARI TEHDİT ALTINDA”
Zorlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu biçimde:
“İnsanlarımız bize nasıl bir yetki verecek. O güce Müsait olarak hükümetin içinde yerimizi almak istiyoruz. Sayın Bilge Yılmaz’ı bakan olarak görmeyi bir vatandaş olarak da görmek istiyorum. İnsanımızı ‘biz kurtarın’ noktasına nasıl geldik? Bedel teyze ‘tek emekli maaşımla geçiniyorum ancak hepsini bir yana bırakın benim Atatürk’e borcum var’ dedi. Yalnızca iş, aş derdi değil. Cumhuriyet’in kazanımları tehdit altında. Milletimiz bugün buzları kırıp yolları açma Çaba ve iradesinde.”
“İNSANLARIMIZI ÖTEKİLEŞTİRMEYECEĞİZ”
“İnanıyorum ki, 14 Mayıs’ta buzlar kırılacak ve yollar açılacak. Üç büyükşehirde İstanbul iç olmak üzere 6 başkan bir ortada olacaklar. Bu üç mitingde de Fazla Aka gücün ortaya çıktığını görüyoruz. İnsanların bu ortaklaşmayı Fazla önemsediğini görüyorum. Olabildiğince Türkiyemizin Tüm çeşitliliğini, insanlarımızı kucaklayacak Yönetim modelini Dilek ediyoruz. İstiyoruz ki Beyaz Parti’nin yaptığı üzere insanlarımızı ötekileştirmeyeceğiz. Onlara terörist, hain damgası vurmayacağız. 15 Mayıs sabahı hukukun üstünlüğü temel alınacak. Siyasetin tahakkümünden yargıyı kurtarmak mecburiyetindeyiz.”
“AYNI GEMİDE OLDUĞUMUZU UNUTMAMAMIZ LAZIM”
“İllerde bir siyasi partinin Vilayet lideri, o ilin valisi, ilçe yöneticileri, belediye liderleri, mülki yönetim amirleri. Bir siyasallaşma bu kadar mı derinleşebilir? İnsanları bir partiye Üye olma zorunluluğunu baş başa bırakarak ekmeği ile aşıyla sınıyorlar. 1,5 milyon çocuğumuz maalesef okula aç gidiyor, bu kabul edilebilir bir durum değil. Demokrasilerde en Kıymetli araç seçimlerdir.
Milli egemenliği, iradeyi yansıtan yegane alandır, sahadır seçimler. Seçimlerin dürüst, şeffaf ve inançlı bir halde yapılması Anayasamızda temeldir. Bu Cin tartışmaları açmak Fazla tehlikeli. Sayın Erdoğan’ın da nihayet günlerde kimi açıklamaları var. Milletimizin feraseti bunu yenecek. ÂLÂ Parti, CHP, millet İttifakı, Cumhur İttifakı birebir gemide olduğumuzu unutmamız lazım.”
“BİZ DE KÜRTLERDEN oy İSTİYORUZ”
“Baştan söyleyeyim PKK terör örgütüdür, Öcalan terörün başıdır. Türkiye’nin terörle çabası daha da aktif, rasyonel biçimde devam etmesi gerekiyor. UYGUN Parti olarak bu kelamın, bu sesin her mecrada savunucusu olacağız. Şayet 85 milyonun hakkını gözetiyorsak, doğusu, batısı, kuzeyi, güneyi, bu ülke, bu vatan, bu bayrağın altındaki herkesi kucaklamak zorundasınız. Terörle, terörizmle insanlarımızın oy Eda tercihini ayırmamız gerekiyor. Hiçbir siyasi partinin bir seçmen kümesini tahakküm altına alacağını kabul etmiyoruz. Biz de Kürtlerden oy istiyoruz. Ben bu insanların tırnak içerisinde onlar teröristtir denilerek yapılan yaftalamaları asla kabul etmiyorum.
İYİ Parti olarak milletimizin sesi ve bu manada teminatı olacağız. Irak, Suriye, Mavi Vatan’da zerre Geri adım atılmayacağı üzere ülkemizin Hariç siyasette daha uzman ve kelamı emniyetli olmasını sağlayacağız, bu bizim yükümlülüğümüz.”
“TEMMUZ AYINDA EN AZ YÜZDE 50 ARTIRIM YAPACAĞIZ”
“Merkez Bankası’nın bağımsızlığı, Varlık Fonu’nun kaldırılması, siyasi etik yasasının çıkarılması. Türkiye’nin iktisadını Fazla süratli toparlayacak metinde var. Dün genel liderimiz Mersin’den başlattı çağrıyı. Laf veriyoruz, Temmuz ayında yüzde 50 en az artırım yapacağız. Bu artırımı oluştururken Aralık ayında Ocak ayı artırımının yüzde 55 istemiştik, hükümet yüzde 30 verdi. Enflasyon sebebiyle Tüm çalışanların Fazla Önemli kaybı var. Biz bir sefer TÜİK’i düzelteceğiz. Çabucak sağlam isimleri işbaşına getireceğiz. halk mühendisleri, Belde plancıları 150 binin üzerinde. Bu insanların maaşları taban fiyatın biraz üzerinde. Onların tazminat haklarını vereceğiz.”
“SAVUNMA SANAYİ SİYASETİN MATERYALİ DEĞİLDİR”
“Karabağ savaşı Fazla Önemli bir muvaffakiyettir. Türkiyemizle Azerbaycan’ın Bir arada yürüttüğü operasyon alan, halklarımızın bir ortada olması, manevi iklimin Aka hissesi olmuştur. Orada savunma endüstrimizin kazanımlarının uygulanmış olması Türk vatandaşı olarak beni gururlandırır.
Elbette bize düşen devlette süreklilik temeldir. Hesap verebilirlik, şeffaflık prensiplerini gözetip, bunların daha uygununu yapabilmek amaçtır. Kızılelma benim favorilerimden bir tanesi. Gurur duyarım. Savunma Sanayi siyasetin bir materyali değildir. Biz iktidara geldiğimizde savuna Sanayi başta olmak üzere ulusal arabamızda Geri adım olmayacak.”
“KAÇAK SIĞINMACILARIN TAMAMINI GÖNDERECEĞİZ”
“2 Yıl Evvel ulusal göç doktrinimizi ortaya koyduk. 2019 yılında sayın Akşener Suriye hükümetiyle görüşülmesi gerektiği, bunu yapamıyorlarsa kendisine bir yetki verildiği takdirde görüşebileceğini söyledi. Bu bizim kararlılığımızın bir göstergesi. 15 Mayıs tarihiyle Bir arada süratli bir halde Geri gönderme merkezinin sayılarını artıracağız. Kaçak sığınmacıların 1 Yıl içinde tamamını göndereceğiz.
2 yılın sonunda da süreksiz muhafazayı ortadan kaldırıp, insanları meskenlerine, vatanlarına göndereceğiz. Orada terör yapılanması derdi var. Buralara halel getirmeyecek halde milletlerarası sistemin bu mevzudaki projelendirmesini iç edeceğiz. Geri dönüşü denetimli bir formda gerçekleştireceğiz.”
Yorum Yok